Ben

_DSF6584

 

 

Ben…

Ben demek ne garip
Benim demek düşününce imkansız.
Çünkü….”Ben” bir hayal ürünümüyüm kendi yarattığım,
Hala HİÇ olmaya çalışan bir “benim”.
İşte o yüzden başlıyor bir cümle daha “ben” ile….

Ben aklımla karar vermeyi beceremem. Kalbim herzaman en iyisini bilir ona güvenirim. Pişmanlıklarım hiç olmadıysa eğer, şükürlerime her gün yenileri ekleniyorsa, bu benden değil O’ ndan bana bir lütuf, bir hediyedir. İşte bu da benim en büyük yaşam enerjimdir.

1999′ da Mütercim-Tercümanlıktan mezun oldum. Bir şirkette ihracat bölümünde çalışırken nefes almanın başka bir yolu olduğunu hissediyordum. Birgün yüreğimin sesini dinledim elime fırçamı önüme tuvalimi aldım. Ve hayallerimi boyamaya başladım. Bu dünyada paylaşmanın, duyguları tercüme etmenin ve deneyimlemenin, varolmanın yeni bir yolunu keşfettim. Gördüm ki resim yaparken ben yoktum zaman yoktu ve sınır sonsuzluktu. Dışarıdan gelen sesleri kısabiliyordum. Tek ses kalbimden yükseliyor vücuduma başka bir nefesle yayılıyor renklerle tekrar vücutlanıyordu.

Şükretmeye çok erken başlamıştım. Bana verilmiş emanetlerin daha çocuk yaşlarımda farkındaydım. Nefes aldığıma, yürüdüğüme, koştuğuma, aileme, sevdiklerime, bunları hissettirene, her gün şükrederdim. O’na sevgim büyüdükçe ışıklanıyor,  ışıklandıkça önce kendi dünyamı sonra başka dünyaları aydınlatıyordum. Tabii ki bunu ben söylemiyordum. Ama bunu öyle yoğun yaşıyordm ki, artık böyle olduğuna bütün kalbimle inanıyordum.

Bomboş bir mağazada ardımdan dolan taşan insanların, trafikte bana yanan yeşil ışıkların, bir park yerinin hep benim için boşalmasının, kuaförde bakkalda manavda verdiğim paraların çoğaldığını söyleyen insanların , yaşamımda karşıma çıkan mucizelerin tesadüf olmadığını biliyordum. İnanıyordum bu bir hediyeydi.